Bu güne kadar siyaset yapmamaya özen gösterdim. Ben siyasette ikoncu olmayacağım. Bir yazar olarak siyasetle hesaplaşmak zorundayım. Siyasette bakış açım parti olarak değil sadece insan olarak beklentilerimi anlatmak.
Günümüzde siyaset ikoniktir. İkonik, bir düşünceyi bir yaşam tarzını kabullendirme, ve yayma çabası. Örnekler verecek olursak; Suni, Alevi, Kürt, Türk, Kentli, Köylü, Göçmen, yerli, yabancı saymakla bitmez. Burada dayatılan inançlardır.
Unuttuklarımız İnsan odaklı siyaset, söylemler genelde aynı, yeni bir söylem yok. Lakin tüm partiler kendi kimliklerinden çıkıp oy kaygısıyla inansada, inanmasada helalleşmek adına kendi kimliklerinden çıkıp diğer inançlara kucak açtıklarını söylerler.
Söylemler aynı, çözümler aynı, biz gelirsek daha iyi yapacağız. Hatta bazıları bir kere bizi deneyin pişman olmayacaksınız diyende var.
İnsana dair olduğunu söyleyip lakin kendi ikonik düşüncesine taraf arayan siyasetçilerde var.
Günümüz siyasetçilerin ülke meselelerine dair bir bilgileri olduğunu düşünmüyorum. Lakin kendilerine gelince paylaşmayı çok iyi biliyorlar.
Gazetecilik dönemlerimde gerek mecliste, gerek bürokraside gazetecilerle sohbette söylenen” Halkın her şeyi bilmesi gerekmiyor”
Veya “ Zaten olması gereken yapılıyor siz rahat olun” bu sözlerle sorunlar taca atılıyor.
Benim siyasetten beklediklerim, İnsan odaklı siyaset yapılması. Bundan ne anlamalıyız, anlatayım.
İlk beklentim Ticaret erbabıyla iktidar bir mutabakat yapmalı. Bu mutabakat, üretimde ve perakendede maliyet hesabı üzerine çalışmalı. Vergi tahsil, dahil olmak üzere her konuda mutabakat olmalı. Sabit fiyat için hükümetler odalarla işbirliği içinde olup devlet hakem olmalı, odalar da bağımsız ve karar verici olmalı. Bunun içinde Ahilik müessesesinden yararlanılmalı.
Bundan sonraki yazılarım, siyasetçiye yeni bir vizyon kazandırmak. Gelecek yazım da Ahilik üzerine değerlendirme yapmak. Gelecek sayıda görüşmek üzere hoşça ve sağlıkla kalın.