Placeholder image

Şengül YILMAZ

chp.sengul.yilmaz@gmail.com

Yazarın Tüm Yazıları

8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ


8 Mart, sadece bir tarih değil; bir direnişin, emeğin ve mücadelenin simgesidir. Dünya Emekçi Kadınlar Günü, 1857 yılında New York'ta daha iyi çalışma koşulları talep eden dokuma işçisi kadınların başlattığı grevin kanla bastırılmasının, ancak bu fedakarlığın dünya çapında yankı bulmasının bir sonucudur. O gün yanan fabrikada hayatını kaybeden kadınlar, sadece kendi hakları için değil, bugün hâlâ süren adalet ve eşitlik mücadelesinin ilk kıvılcımını çakan isimler oldular.
Bugün, 8 Mart'ı kutlarken geriye dönüp baktığımızda, kadınların yüzyıllardır verdikleri hak mücadelesini ve elde edilen kazanımları görüyoruz. Ancak bu kazanımların bedeli
ağır oldu. Kadınlar seçme ve seçilme hakkını alabilmek, çalışma hayatında yer edinebilmek, eğitim hakkına sahip olabilmek için tarih boyunca sayısız engelle mücadele etti. Bugün bile, birçok ülkede kadınlar eşit işe eşit ücret alamıyor, cam tavanlara çarpıyor, şiddet ve ayrımcılıkla karşı karşıya kalıyor.
Türkiye'de de kadınlar, Cumhuriyet'in kuruluşundan itibaren birçok hakkı elde etti. Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğünde 1934 yılında seçme ve seçilme hakkına kavuşan Türk kadını, toplumsal hayatta daha fazla yer edinmeye başladı. Ancak günümüzde hâlâ kadınların siyasette, iş dünyasında, akademide, sanatta ve daha birçok alanda hak ettiği noktaya ulaşamadığını görmekteyiz. Kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddet, istihdamda yaşanan eşitsizlikler ve toplumsal baskılar, kadınların önündeki en büyük engellerden biri olmaya devam ediyor.
Bugün, kadınların özgürlüğü, güvenliği ve hakları için daha fazla ses çıkarmanın zamanı. 8 Mart sadece bir kutlama günü değil, aynı zamanda bir hesap sorma, talepleri dile getirme ve eşit bir dünya için mücadeleyi büyütme günüdür. Kadın emeği, sadece üretimde değil, yaşamın her alanında var. Ancak bu emek çoğu zaman görünmez kılınıyor. Evde, tarlada, fabrikada, ofiste, sokakta, her yerde kadınlar çalışıyor, üretiyor, ancak hak ettikleri değeri görmüyor.
Bugün tüm kadınların sesi olmak zorundayız. Kadınlar sadece bir gün değil, yılın her günü özgür, eşit ve güvende olmayı hak ediyor. Çünkü bir toplumun ilerleyebilmesi için
kadınların güçlenmesi, haklarına sahip çıkması ve özgürce var olabilmesi gerekir.
8 Mart, kadınların emeğini, mücadelesini ve direncini selamlama günüdür. Daha adil, eşit ve özgür bir dünya için, tüm kadınların bu onurlu mücadelesinde yanlarında olduğumuzu bir kez daha haykırıyoruz.
Yaşasın kadın mücadelesi, yaşasın eşitlik!
Kadınlar Geleceği Değiştiriyor

Kadınların Mücadelesi ve Geleceğe Umut
Bugün, geçmişin mücadele mirasını devralan ve geleceği şekillendiren kadınlara baktığımızda büyük bir ilham kaynağı görüyoruz. Kadınlar artık sadece haklarını talep eden değil, haklarını savunan, değiştiren ve dönüştüren bireyler olarak hayatın her alanında varlık gösteriyor. Siyasette, bilimde, sanatta, ekonomide ve daha birçok alanda kadınların sesi her geçen gün daha güçlü yankılanıyor.
Ancak unutmamamız gereken en önemli nokta şu: Kadınların eşitlik mücadelesi, sadece kadınların değil, tüm toplumun meselesidir. Kadın güçlü olduğunda, toplum da güçlü olur. Kadınlar özgür olduğunda, geleceğimiz de aydınlık olur.
Bugün, cesaretiyle yol açan, emeğiyle dünyayı güzelleştiren, sevgisiyle hayatı anlamlı kılan tüm kadınları yürekten kutluyorum. Kendi ayakları üzerinde duran, hayallerinin
peşinden giden, hakkını arayan ve asla vazgeçmeyen tüm kadınlara selam olsun! Birlikte daha güçlü, daha eşit, daha adil bir dünya için...
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun .