EĞİTİM ŞART !!!
Türk kadını, yüzyıllardır özlemini çektiği haklarına sahip olma da; en azimli, inançlı ve güçlü desteği Atatürk’ten almış ve çağdaş ülke kadınlarının önüne geçmiştir. Bütün kadınlar olarak isyanlardaz hak ve özgürlüklerimizden asla vazgeçmeyeceğiz.
1- Kadın üzerinden siyaset yapmak !
2- Kadına şiddet uygulamak !
3- Kadını susturmak!
4- Kadını eksik etek diye görmek ve sıfatlandırmak!
5- kadını bir obje gibi görmek!
6- demokrasiden özgürlükten bahsedip na demokratik olmak,
Gibi , gibi bu şekilde bir sürü sıralayabiliriz...
8 Mart Dünya kadınlar günü aslında bir kutlama değil yas I matem günüdür
Kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olmak yolunda verdiği savaşın başlangıcı, 8 Mart 1857 yılında Amerika'nın New York kentinde tekstil sektöründe çalışan yüzlerce kadının düşük ücretlerini, uzun çalışma saatlerini ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek için grevler yapması olarak kabul edilmektedir. Bu grevler sırasında çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçi can vermiş, bu olaylardan 52 yıl sonra (1910), Danimarka'nın Kopenhag kentinde düzenlenen II. Sosyalist Enternasyonal toplantısında Clara Zetkin'in önerisiyle, 1857'de başlayan, kadın haklarının kazanılması ve kadınların birlikteliği mücadelesinin her yıl "Kadın Günü" olarak kararlaştırılmıştır.
Kadınlar çok şey istemiyor sadece insan olarak değer görmek , her insan gibi eşit haklara sahip olmak , özgürce yaşamak istiyor .
En önemlisi de Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK ÜN kadınlara verdiği haklarının korumasını baki kalmasını istiyor. “Yok aslında birbirimizden farkımız hepimiz insanız”!!!!!
ŞENGÜL YILMAZ