Yargıya Güven endeksi gösteriyor ki Türklerin Türk Adaletine olan inancı yalnızca %18. O meşhur Alman atasözünde söylendiği gibi “en son umut ölür” diyerek adaletin peşinden giden milyonları bu aralar sıkça izlesek de sadece siyasi değil özel hayatlarımızda da hakkımızı ararken yargı Baba önümüze çıkıyor ve hop! durun bakalım diyor.
Bağımsız gazeteciler Derneği Ufuk Bulut da benzer bir Hak hukuk Adalet arayışında bu aralar; ne kadar ironiktir ki kendisi hayatı boyunca önüne çıkan her insanın hayatına dokunmuş haklarını almasına vesile olmuş gençlerin her daim önünü açmış bir insan! Gazetecilerin bağımsızlıklarını savunmak adına korkusuzca verdiği savaşta çabası! Kısaca Ufuk Bulut'un güzel ülkemde başına gelenleri anlatayım;
Türkiye'de kendini bilmez bir kadın karakola gidip bir erkeği son derece keyfi bir şekilde şikayet edebiliyor! Sayın Ufuk bulutun da başına gelen tam da bu! Ufuk Bulut gidiyor Kamera görüntülerini buluyor savcım diyor işte görüntüler sadece ağız dalaşı var ama yargı baba son sözünü söylüyor görüntüleri değil suçlayanın beyanını esas alıyor ve Ufuk Bulut'a suçlusun! diyor. “Masumiyet karinesi” o meşhur söz.Belli ki sadece bir söz!
Ben de sayın Bulut'un masumiyet savaşını yakından takip etmekle beraber en kısa zamanda onu aramızda görmeyi umut ediyorum. Doğrunun,umudun,iyiliğin,adaletin yeşerdiği güzel günlere bir not olsun bu yazı…