Suriye: Kayıp Yılların Hesabı ve Türkiye’nin Açmazı

Haber:Ufuk Bulut

Suriye: Kayıp Yılların Hesabı ve Türkiye’nin Açmazı
Eklenme Tarihi: 2024-12-23 18:50:41

Yıllardır süregelen bir savaş, milyonlarca göçmen, yıkılan şehirler ve bitmeyen bir ateş çemberi… Suriye meselesi, sadece bir sınır ötesi kriz değil; insanlığın, diplomasinin ve vicdanın sınandığı bir tiyatro sahnesi. Türkiye ise bu tiyatronun hem oyuncusu hem de seyircisi. Ama kimse soruyor mu: Bu oyun kimin kurallarıyla oynanıyor?

Türkiye, yıllardır milyonlarca Suriyeli göçmene kucak açtı. Bu, dünyada eşi benzeri olmayan bir dayanışma örneği. Ancak soralım: Bu yükü paylaşması gereken Batı, nerede? İnsan hakları savunuculuğunda mangalda kül bırakmayan Avrupa, bu konuda neden sessiz? Kendi sınırlarına tel örgüler çeken, mültecileri denizlerde ölüme terk eden bir dünya, ne kadar adil olabilir?

Suriye: Kayıp Yılların Hesabı ve Türkiye’nin Açmazı

Ama bu, sadece Batı’nın değil, bizim de meselemiz. Türkiye, göçmen politikasında ne kadar hazırlıklı? Ekonomik ve sosyal etkileri yönetmede ne kadar başarılı? Sokakta, çarşıda, pazarda yankılanan şikâyetlere ne kadar kulak veriyoruz? Göçmenlerle birlikte yaşama kültürünü geliştiremezsek, sorunlar sadece büyümeye devam edecek.

Suriye’nin içinde ise başka bir savaş var: Büyük güçlerin çıkar çatışması. ABD, Rusya, İran… Hepsi masada, ama Suriye halkı hala kaybeden tarafta. Peki Türkiye? Kimi zaman masada, kimi zaman sahada, ama her zaman bu yangının içinde. Artık daha güçlü bir diplomasiyle, bölgedeki barışın anahtarı olmalıyız.

Bu kriz sadece Suriye’yi değil, bizi de dönüştürüyor. İnsanlığımızı, vicdanımızı ve geleceğimizi sorguluyor. Ama unutmamalıyız: Bir kriz, aynı zamanda bir fırsattır. Hem kendi içimize bakmak hem de adil bir dünya için yeni adımlar atmak için.

Suriye meselesi, kayıp yılların hesabını sormayı bekliyor. Ve bu hesap, sadece tarihe değil, bize de kesilecek.

Son Haberler