Bir Tadın Peşinde: Malatya Yöresel Ürünler Pazarı’nın İstanbul’daki Yolculuğu

Bir Tadın Peşinde: Malatya Yöresel Ürünler Pazarı’nın İstanbul’daki Yolculuğu

Yazan: Ahmet Çokak — Araştırmacı Gazeteci
Adres: Sultan Selim Mahallesi, Sultan Selim Caddesi No: 89/A, Kağıthane / İstanbul

⸻

Giriş: İstanbul’un Taşlarında Anadolu’nun Tadı

Metropol bir şehrin kalbinde, dev plazaların gölgesinde kurulu küçük bir dükkân. Dışarıdan sıradan gibi görünen bu yer, aslında binlerce kilometre öteden taşınan bir kültürün, bir belleğin ve bir lezzetin temsilcisi.

Sultan Selim Mahallesi’nde yer alan Malatya Yöresel Ürünler Pazarı, sadece bir satış noktası değil. Orası bir buluşma yeri, bir hasret giderme mekânı, bir memleket anısı. İstanbul’da yaşayan Malatyalıların “ana toprakla” bağ kurduğu bu adres, göçün soğuk gerçekliğini, kayısı kokan raflarla ısıtıyor.

⸻

Yöreden Şehre: Raflardaki Bellek

Pazarın içi buram buram Anadolu. Gözünüzü kapatıp derin bir nefes aldığınızda, Malatya’nın yaylalarından esen rüzgarı hissediyorsunuz adeta. Raflarda dizili ürünler sadece birer gıda maddesi değil; her biri bir hikâye taşıyor.
    •    Kuru kayısı: Malatya’nın altını. Buradaki kayısılar doğrudan üreticiden geliyor. Aracısız, katkısız.
    •    Ceviz içi, pestil, bastık: Çocukluk anılarının bugüne uzanan tatları.
    •    Doğal baharatlar ve reçeller: Her biri Malatya’daki annelerin elinden çıkmış gibi.

Satıcılar özenli. Her ürün hakkında bilgi veriyor, bazen tarif paylaşıyor, bazen hikâyeler anlatıyor. Onlar için bu sadece bir satış değil; bir kültürel aktarıma katkı.

⸻

Göçün Sessiz Tanıkları

Malatya’dan İstanbul’a göç eden binlerce ailenin hikâyesi var bu sokaklarda. Malatya Yöresel Ürünler Pazarı da bu hikâyelerin küçük ama anlamlı bir parçası.

Dükkân sahibi Mehmet Bey şöyle diyor:

“Burası sadece bir dükkân değil, bizim için memleket. Buraya gelen sadece alışveriş yapmaya gelmez. Bazen sohbet etmeye, bazen bir hemşeriyi görmek için uğrar insanlar. Bir köy kahvesinin İstanbul şubesi gibiyiz.”

Bu sözler, İstanbul’un soğuk betonları arasında sıcacık bir “biz” duygusunun nasıl yaşatıldığını gösteriyor.

⸻

Bir Kültürün Taşıyıcısı Olarak Pazarlar

Şehirdeki yöresel pazarlar artık sadece etnik ya da nostaljik alanlar değil; kent kültürünün aktif bir bileşeni. Malatya Yöresel Ürünler Pazarı, hemşehri dayanışmasının ve mikro-ekonomik girişimciliğin bir örneği olarak öne çıkıyor.

Bu pazar:
    •    Üreticiyle tüketici arasında doğrudan bir köprü kuruyor.
    •    Yöresel ürünlerin şehirli damaklara tanıtılmasını sağlıyor.
    •    Geleneksel üretim biçimlerinin yaşatılmasına katkı sunuyor.
    •    Aynı zamanda Malatya’dan İstanbul’a uzanan göç hikâyelerini görünür kılıyor.

⸻

Sonuç: Bir Pazar, Bin Hikâye

Malatya Yöresel Ürünler Pazarı, İstanbul’un kültürel mozaiğinde küçük ama etkili bir taş. Orada satılan her kayısı, her reçel kavanozu, sadece bir ürün değil; geçmişin, geleneğin ve göçün somut bir izi.

Bu pazar bize gösteriyor ki, şehirde yaşamak, kökleri unutmak anlamına gelmiyor. Aksine, doğru bağlarla, doğru alanlarla, geleneksel olanın şehirliyle buluşması mümkün. Malatya’dan İstanbul’a uzanan bu lezzetli yolculuk, belki de bize şunu söylüyor:
“Ne kadar uzağa gidersen git, tat tanıdıksa, orası memlekettir.”